BODRUM VE AYDIN’A DALAMAN ÇAYI’NDAN SU TAHSİSİ

BODRUM VE AYDIN’A DALAMAN ÇAYI’NDAN SU TAHSİSİ
DR. EŞREF ATABEY
Jeoloji Yüksek Mühendisi / Tıbbi Jeoloji uzmanı
Batı Akdeniz Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı 4 Haziran 2025 tarihli Cumhurbaşkanlığı kararıyla yürürlüğe girmiştir. Karar, havzalar arası ve havza içi su transferlerine izin verdiğinden Bodrum ve Aydın’a Dalaman Çayı’ndan su tahsisi yapılabilmesinin yolu açılmıştır.
Bodrum, Ören ve Milas Alt Havzalarından, orta ve uzun vadede Bodrum’un su ihtiyacının karşılanabilmesi için öncelikli olarak;
-Bodrum’un nüfus baskısının azaltılması,
-Su tasarrufu yapılması,
-Kayıp oranının iyileştirilmesi,
-Yağmur suyu hasadı,
-Sektörlerin ihtiyacı olan suyun ekonomik kullanılması gibi önlemlerin yanısıra, başta mevcut yer altı ve yer üstü rezervuarlarından kömür santrallerine su tahsisi yerine, yaşam ve su hakkı için insanlara suyun tahsis edilmesi gerekiyor.
Bodrum ve Milas’ın tüm derelerine Gökçeler, Bozalan, Gökpınar ve Kayaderesi Barajları planlandığı gibi dört değil, on baraj inşa edilse, Ekinambarı suyu, deniz suyu arıtılsa dahi bu nüfus artışı ve yaz turizmi yoğunluğu nedeniyle uzun vadede tatlı su ihtiyacı karşılanamayacaktır.
Bölgenin jeolojik, hidrolojik ve hidrojeolojik yapısı ve geldiğimiz noktada iklimsel şartlar ihtiyacı karşılayacak kadar su rezervi oluşturmasına uygun değildir.
Eğer yukarıda sayılan önlemler alınamaz ise, uzun vadede Bodrum’a su temin için tek alternatif kalıyor; o da Dalaman Çayı’ndan su tahsis etmektir.
Muğla’nın Menteşe, Marmaris, Datça, Ula, Bodrum, Milas, Yatağan ilçelerinde su ihtiyacı varken, Büyük Menderes Havzası’nda yer alan Aydın’a Dalaman Çayı’ndan su tahsisi uygun değildir.
BATI AKDENİZ HAVZASI SU TAHSİS PLANI VE EYLEM PLANI
4 Haziran 2025 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararına göre; Batı Akdeniz Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı gereğince Bodrum’a havza içinden su tahsisi yapılabilecektir.
Söz konusu Batı Akdeniz Havzası Su Tahsisi Eylem Planı’nda, 2025-2029 döneminde, havzalar arası ve havza içi su transferlerinin yapılabilmesinde, sorumlu kurum olarak DSİ gösterilmiştir [1].
-Aynı planda yer alan ‘’İçme-kullanma Suyu Sektörü’’ başlığı altında; Bodrum Alt Havzası’ndaki İçme-kullanma suyu ihtiyacının karşılanabilmesi için, Gökçeler Barajı, Bozalan Barajı ile Gökpınar Barajının mümkün olan en kısa sürede işletmeye açılacağı ve bu işten sorumlu kurumun, 2025-2029 döneminde DSİ Müdürlüğü olduğu belirtilmektedir. Oysaki, bugüne değin yapılan bilimsel araştırmalarda, barajların 33 zararının yanı sıra sadece 4 yararının olduğu tespit görmüştür. Barajlar ömürleri kısıtlı yapılar olup; Mumcular Barajı’nda görüldüğü üzere bir süre sonra işlevsiz kalmaktadırlar. [3]
Eylem planında;
-Muğla genelindeki %47 olan su kayıp oranının iyileştirilmesi,
-Gümbet, Bitez, Göltürkbükü, Gümüşlük, Yalıkavak, Göcek, Marmaris ve İçmeler’de atıksu arıtma tesislerinde arıtılmış olan sular için, ‘’Kullanılmış Suların Yeniden Kullanım Alternatiflerinin Değerlendirilmesi Projesi’’ kapsamında belirlenmiş olan yer altı suyu kütlelerinin beslenme alternatiflerinin hayata geçirilmesi,
-Dalaman Çayı Alt Havzası’nın, içme ve kullanma suyu sektörünün ihtiyaçlarını kuraklık şartlarında bile %100 oranında karşılaması nedeniyle bu havzanın sularının taşınabileceği,
-Bodrum Alt Havzası’nda, Bodrum’daki yazlık turizmin neden olduğu yüksek içme suyu ihtiyaçları için alternatif su kaynaklarının belirlenmesi,
-Havzada ekonomik ve teknik olarak yapılabilir olması koşuluyla mevcut barajlardan içme suyu sektörüne su temini sağlanması gibi konulara dikkat çekilmiş ve Bodrum’a içme suyu temini için Dalaman Çayı’ndan su temin edilmesi konusu gündeme gelmiştir.
Batı Akdeniz Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı ile su kaynaklarının havza ve sektörel alt havza ölçeğinde paylaşımının sağlanması, gelecekte her sektörün ihtiyacı olan suyun sosyo-ekonomik koşullar ve ihtiyaçlar göz önüne alınarak adil bir şekilde karşılanması amaçlanıyor.
Batı Akdeniz Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı, Muğla, Antalya, Denizli, Burdur ve Aydın illerini kapsarken, havzanın toplam su kapasitesi, normal durumda yıllık 7 bin 391 hektometreküpe erişebiliyor. Ancak, 2020 yılında normal şartlarda havzada 6,4 milyar m3 olan yerüstü su potansiyelinin, 2041 yılında çok şiddetli kuraklık şartlarında 2,7 milyar m3 e düşeceği tahmin edilmektedir.
AYDIN’A DALAMAN ÇAYI’NDAN SU TAHSİSİ
Basında yer alan bazı haberlerde; Batı Akdeniz Su Tahsisi Eylem Planı’nda ‘’Genel Eylemler’’ bölümünde yer alan “Havzalar arası ve Havza İçi Su Transferlerinin Belirlenmesi“ başlığı altındaki değerlendirmelerin, Muğla’daki Dalaman Çayı’nın sularının, sulama amaçlı olarak Aydın’a tahsis edilmesinin önünü açmak adına yapıldığı; eylem planının da Cumhurbaşkanlığı tarafından bu nedenle hazırlandığı belirtilmektedir.[2]
Ancak, daha önce yapılmış havzalar arası su taşıma eylemlerinin ekosistemlere verdiği zararlar göz önüne alındığında, Batı Akdeniz Havzası’nda yer alan Muğla ilinin kuzey bölümünde kalan Muğla merkez ilçe ile Menteşe, Marmaris, Datça, Ula, Bodrum, Milas, Yatağan ilçelerinin yüksek miktarda su ihtiyacı varken, Büyük Menderes Havzası’nda yer alan Aydın’a su tahsisi uygun değildir.
Dalaman Çayı’ndan Aydın’a su tahsis edilmesi, hatalı bir eylem olacaktır. Eylem planının incelenmesinde, bu konuda yeterli fizibilite çalışmalarının yapılmadığı da anlaşılmaktadır.[3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10]
Dalaman Çayı’ndan Aydın’a su verilmesi, 2 yıl önce de gündeme gelmişti ve o dönemde de bu işin uygun olmadığını belirtmiştim. Söz konusu yazı, Aydın’da bir gazete tarafından bir yıl önce haberleştirilmişti. Dileyenler, eklere bakarak haberin detaylarına ulaşabilir.[11]
Dalaman Çayı üzerinde çok sayıda baraj ve HES kurulu iken, Aydınlı bazı siyasetçiler, yaklaşık 2 yıl önce, ‘’Dalaman Çayı önündeki Akköprü Barajı’na rağmen çayın Ege Denizi’ne boşa aktığını ve bunun önüne geçeceklerini, Dalaman Çayı’nın tünelle Aydın’daki Kemer Barajı’na bağlanması projesinin hayata geçmesi için çalıştıklarını’’ dile getirmişlerdir. Anlaşılan o ki; Aydınlı siyasetçilerin etkisinde kalan yetkililer de, sonuçları çok ağır olacak bir tür popülizm uğruna, Dalaman Çayı’nın boğazını sıkmaya ve kurutmaya, çay havzasındaki halkı da susuz bırakmaya niyetlenmişlerdir.
Bir akarsuyun tüm canlılar için ne anlama geldiğinden haberleri olmadığı gibi; ‘’doğa insan içindir’’ anlayışı ile bilimsel verilere aykırı kararlar almaktadırlar. Unutmayalım ki, doğa insan için değil, insan doğa içindir.
Aydın’daki Büyük Menderes Nehri ve etrafındaki değerli tarım toprakları, kontrolsüz madencilik ve JES faaliyetleri sırasında, yeryüzüne öylece salınan jeotermal akışkanlardan ve maden ocaklarındaki tozumadan kaynaklı olarak, ağır metal ve özellikle sınırların üstünde Bor kirliliğine maruz bırakılmıştır. Bu kirletici faaliyetler, aynı zamanda bölgedeki suların azalmasına da yol açmıştır. Yetkililerce gerekli önlemler alınmayarak, bölgede faaliyet gösteren JES’ler ve maden ocakları denetlenmeyerek, tarım alanları ile sular, Jeotermal enerji santrallerinin atıkları ve akışkanlarıyla, kimyasal gübrelerle, zirai ilaçlarla kirletilmesine ve kullanılamaz hale gelmesine izin verilmiştir. Bunun sonucunda, bölgede yetiştirilen incir başta olmak üzere birçok ihraç ürünü, sınırların üstündeki pestisit kalıntısı nedeniyle yurt dışından geri çevrilmektedir.
Ülkenin tüm su havzaları, hatalı su politikaları, vahşi madencilik faaliyetleri, bilinçsiz tarım uygulamaları, kaçak kuyularla vahşi sulama yapılmasına izin verilmesi, barajlar, HES’ler ve JES’ler nedeniyle kuraklıkla yüzleşirken, küresel iklim krizinin olumsuz etkileri ile suyu çalınacak havzadaki halkın maruz kalacağı riskler göz önüne alınmaksızın Dalaman Çayı’ndan Aydın’a su tahsis etmek, günü kurtarmaya dönük, kolaycılıktan ibaret bir iştir. Bu yönde karar alanlar, önce Büyük Menderes Havzası’ndaki su kayıplarını ve kirliliği önlemelidirler.
HAVZALAR ARASI SU TAŞIMA
Havzalar arası su taşıma yöntemiyle bir bölgeye su tahsisi, her iki havza bazında su kaynaklarının planlamasını ve suyun yönetimi konusunda oldukça titiz ve dikkatli çalışmalar yapılmasını gerektirir. Suyun tahsisi çeşitli şekillerde yapılabilir. Ancak su tahsisi yapılırken adil ve sürdürülebilir olması büyük önem taşır. Bunun için suyun tahsis edilmesinden önce hidrolik, hidrolojik, meteorolojik, hidrografik ve hukuki çalışmaların çok detaylı ve hassas bir şekilde yapılması şarttır. Aksi taktirde öncelikle doğal yaşamın ve havza içindeki su kullanan diğer tesislerin zarara uğraması söz konusu olabilir. Bu da ekolojik, ekonomik, sosyal ve hukuki birçok sorunu beraberinde getirir [12].
NEHİR HAVZASI
Bir su kaynağını besleyen yer altı ve yüzeysel suların toplandığı bölgenin tamamı ya da bir akarsu kaynağını besleyen yüzey ve yer altı su kaynaklarının tabii su toplama alanını kapsayacak biçimde belirlenmiş, üzerine düşen yağış sularını belirli bir akarsuya gönderen ve komşu havzalardan, sırtlardan geçen bir su ayırım çizgisiyle ayrılan alan, hidrolojik, topoğrafik bir ünite olarak tanımlamıştır. Su kaynakları, mera alanları, orman alanları gibi doğal kaynakların yanısıra tarım alanları, yerleşim alanları, milli parklar, turizm alanları gibi farklı arazi kullanımları da havza bütününde yer alır.
NEHİR HAVZASI YÖNETİMİ
Avrupa Birliğinin 2000/60/AT sayılı Su Çerçeve Direktifi’ne uyumlu ‘’Nehir Havza Yönetimi’’ olarak adlandırılıp, nehirlerin havzasındaki su kaynaklarının bilimsel kriterlere uygun biçimde yönetim sistemini öngören bu yaklaşıma göre, kaynaklar idari ya da politik sınırlara göre değil, doğal, coğrafik ve hidrolojik esaslara göre belirlenecek nehir havza bölgelerine ayrılarak yönetilecektir.
Buna göre; üye devletler topraklarındaki nehir havzalarını belirlemeli ve bunlarla ilgili idari ve siyasi sınırlardan bağımsız birer “nehir havzası bölgesi” oluşturmalıdır. Birden fazla üye devleti ilgilendiren nehir havzaları olması durumunda; bunlar, “Uluslararası Nehir Havza Bölgesi”ne bağlanacak ve her havza bölgesine bir yetkin otorite atanacaktır. Direktif, planlama evresinde, üç aşamalı bir süreci öngörmektedir. Birinci aşamada, her nehir havza bölgesinin karakteristik özellikleri analiz edilecektir. İkinci aşamada ise, her nehir havza bölgesi için tedbirleri içeren programlar belirlenecektir. Son aşamada da “Nehir Havzası Yönetim Planları” oluşturulacaktır [13, 14].
Türkiye, 26 nehir havzasına ayrılmış ve bu havzalar 6 tane nehir havza bölgesi olarak gruplandırılmıştır. Batı Akdeniz havzası da bunlardan bir tanesidir.
Nehir havza planları, doğal çevrenin tüm bileşenleri, fiziksel, ekolojik, sosyal ve ekonomik koşullar ile bunların birbirleri üzerine etkileri göz önüne alınarak yapılmalı ve bozulmaların minimumda tutulacağı bir plan olarak tasarlanmalıdır.
Batı Akdeniz Havzası’nın illere göre dağılım haritasına bakıldığında, Muğla’nın %48,5, Antalya’nın %32,2, Denizli’nin %12,1, Burdur’un %6,9 ve Aydın’ın ise %0,3 oranında alansal dağılımı bulunmaktadır [1].
Buna göre, ‘’Aydın ili, batı Akdeniz Havzası’nda yer alıyor’’ denemez. Çünkü topraklarının oldukça küçük bir kısmı, muhtemelen vaktiyle yapılan haritalama hatası nedeniyle bu havzada kalmış olup, büyük kısmı, başka bir havza olan Büyük Menderes Havzası’nda yer almaktadır.
Batı Akdeniz Havzası Su Tahsis Planında; “Yer altı suyu emniyetli rezerv miktarının altına düşülmediğinden özellikle Muğla/Bodrum’un kentsel yerleşimlerinde, Muğla/Milas’ın kırsal yerleşimlerinde, Antalya/Kemer’in kentsel yerleşimlerinde, Antalya/Kaş’ın kentsel ve kırsal yerleşimlerinde, Muğla/Fethiye’nin kırsal yerleşimlerinde gelecek yıllarda ve kurak şartlarda içme ve kullanma suyu taleplerinin karşılanma oranlarında düşüş yaşanmaktadır.” diye bahsedilmektedir [1].
Şekil 1- Batı Akdeniz Havzası illere göre dağılım haritası [15].
DALAMAN ÇAYI ALT HAVZASI VE HES’LER
Muğla, Denizli ve Burdur il sınırları içinde kalan Dalaman Çayı; Çameli ve Dirmil Yaylaları üzerinde doğup, 201 km yol kat ettikten sonra Akdeniz’e dökülür. Dalaman Çayı geçtiği yerlere hayat verir. Yüzyıllardır Dalaman-Ortaca Ovasını sulamaktadır. Canlılar için yaşam kaynağı olmaya devam ediyor.
Şekil 2-Batı Akdeniz havzalarının alt havzaları [15].
Dalaman Çay’ı can çekişiyor. Buna bağlı olarak son yıllarda çayın suyu giderek azalmakta ve çay yatağında kurumalar gözlenmektedir. Dalaman Çayı ve kolları üzerinde çaya nefes aldırmayacak kadar çok sayıda peş peşe sıralanan baraj ve hidroelektrik santralleri yer alıyor. Çayın boğazı adeta sıkılmış ve boğulması pek yakındır. Dalaman Çayı Alt Havzasının su kaynaklarını kullanan, Dalaman çayı üzerinde kurulu 16 baraj ve HES vardır.
Türkiye’de üzerinde bu kadar fazla sayıda baraj ve HES kurulan bir başka akarsu yok. Dalaman Çayı bu alanda birinci. Meteorolojik ve hidrolojik kuraklığın etkilediği Dalaman Çayı’nda şimdi de kurulan barajlar sonucunda tarımsal kuraklığa yol açıyor [17].
Şekil 3- Dalaman Çayı drenaj ağı [16, 17].
Şekil 4- Dalaman Çayı üzerinde kurulu HES’ler [17].
BODRUM’A DALAMAN ÇAYI’NDAN SU TAHSİSİ
Dalaman Çayı’ndan Bodrum’a su temin edilmesi için 1998 yılında proje hazırlanmış ve ihaleye çıkılmış. 1999 yılında mevcut Bodrum Belediye başkanı ihaleyi yeni yönetime bırakmış. Yeni Belediye başkanı ve Belediye Meclisi, dolarla su satın almanın riskli olduğunu, bu yükün altından Bodrum halkının ve belediyelerin kalkamayacağı düşünülerek, Bodrum suyunun Devlet tarafından getirilmesi gerektiği gerekçesi ile ihale iptal edilmiş ve Dalaman Çayı’ndan su getirilme işi son bulmuştur [18].
Bodrum İçme ve Kullanma Suyu Temini
Kısa ve orta vadede: Milas yakınlarındaki su kaynaklarından temin edilmesi ekonomik bakımından daha uygundur.
Uzun vadede: Dalaman-Akköprü Barajı’ndan temin edilmesi uygundur.
İleri aşamada: Deniz suyunun arıtılması gerekiyor.
Bodrum Yarımadası’na Su Sağlayacak Komşu Havzalardaki Su Kaynaklarının Durumu
1- İhtiyaç suyunun Bodrum dışından taşınması:
a- Suların çeşitli vasıtalarla taşınması (boru hatları, kapalı mecra kanalları, kemerler gibi),
b- Seyhan, Ceyhan ya da Manavgat Nehri gibi kaynaklardan deniz tankerleriyle, gemilerle taşınması,
c- Herhangi bir bölgeden karayolu veya demiryolu araçları ile taşınması,
d-Denizden balonlarla su taşınması,
2- Deniz suyunun arıtılması,
3- Yakında kaynağı var ise acı suların arıtılması,
4- Atık suların yeniden kullanımı,
Ancak, bu alternatiflerin tamamı ekonomik değildir.
Bodrum Yarımadasının Çevresinde ya da Uzağında Bulunan Başlıca Su Kaynakları Bakımından Değerlendirilmesi
Karaova ve Milas Havzaları: Kullanılmakta.
Ören Havzası: Yıllık 52,75 milyon m3 su potansiyeli var.
Dalaman Havzası: Yıllık 1442 milyon m3 su potansiyeli var.
Bodrum Yarımadası’na, kısa mesafede bulunan su kaynakları: Bodrum Yarımadası’nda çok sayıda dere bulunmaktadır. Bu derelerin drenaj alanlarının küçük olması ve bölgenin jeolojik yapısının su tutmayan kayaçlarla örtülü olması nedeniyle sürekli bir debi akışına sahip değildir. [17].
Bodrum Yarımadası’na, orta mesafede bulunan su kaynakları: Karaova ve Milas Alt Havzaları.
Bodrum Yarımadası’na, uzak mesafede bulunan su kaynakları: Dalaman Alt Havzası.
Şekil 5- Dalaman Çayı’ndan Bodrum’a su getirilmesi projesi [19].
Bodrum ve Muğla suyu hakkında 7 yıldan bu yana görüşlerimi dile getimiş birisi olarak; gerekli fizibilite çalışmaları yapılarak Dalaman Çayı’ndan Bodrum’a içme suyu temin edilebileceğini, yörede başka kaynakların uzun vadede yetersiz olduğunu belirtmeliyim.
Dalaman Çayı üzerinde kurulu 16 adet HES bulunmaktadır. Bunlara bir yenisi daha eklenecekti ancak, geçtiğimiz yıl ÇED’i iptal edildiği haberi yayımlandı. Bu HES’lerden sadece Akköprü Barajı Devlete aittir. Onun da özelleştirmesi için ihaleye çıkıldığı haberi basında yer almıştı.
Su önemli. Önce su. Aydın’a, Bodrum’a Dalaman Çayı’ndan su verilecekse önce bu HES’lere bir düzenleme getirilmelidir. Bu HES’lerin bir bölümü iptal edilmelidir. Dalaman-Ortaca içme ve kullanma suyu ihtiyacı, sektörel ihtiyaçlar (tarım, sanayi, hizmetler, turizm, hayvancılık, madencilik, enerji, balıkçılık gibi), doğal-ekolojik dengenin korunması parametreleri gözetilerek, ancak fazlası Dalaman Çayı’ndan alınarak havza içi transferiyle Bodrum’a aktarma yapılabilir.
DALAMAN ÇAYI’NDA KURAKLIK
En yaygın kuraklık tanımlamaları, belirli zaman döneminde, örneğin 30 yıllık bir dönemde meydana gelen sapmalardan yola çıkarak yapılmıştır. Kuraklık, meteorolojik verilere göre, bitkinin kök bölgesindeki nemin/suyun bitkinin büyüyüp gelişmesi için yeterli olmadığı, tarımsal ve uzun süre yağış eksikliğinde ortaya çıkan, yüzey ve yer altı suyu rezervinde azalma olan hidrolojik bir olaydır.
Kuraklık, aynı zamanda atmosferik, coğrafik ve klimatolojik bir olaydır. Kuraklığı, endüstriyel ormancılık ve vahşi madencilik faaliyetleri ile orman yangınları, derelerin üzerine yapılan barajlar ve enerji üretimi için kurulan HES’ler ile su kaynaklarının kötü ve aşırı kullanımı tetiklemekte ve şiddetlendirmektedir.
Dalaman Çayı üzerinde inşa edilen çok sayıda baraj ve HES’ler nedeniyle çayın suyu tutulmuş, çay yatağında kurumalar ve kuraklık baş göstermiştir. Akköprü Barajı’nın kapakları 2020 yılında kapatıldığında, çaya su inmeyince bu kez, kilometrelerce uzunluktaki çay yatağında toplu balık ölümleri olmuştur.
Dalaman Çayı üzerindeki Barajlar turizmi de vurmuştur. Dalaman Çayı’nda yılda yaklaşık 30.000 kişi rafting ve su sporları yapıyorken, barajlardan sonra rafting sporu son bulmuş ve dolayısıyla büyük bir turizm geliri riske atılmıştır.
Şekil 6- Dalaman Çayı’nda barajlardan dolayı oluşan kuraklık.
SU TAHSİSİ
Su tahsisi konusunda bazı kriterlere uyulması gerekmektedir.
10 Aralık 2019 tarih ve 30974 sayılı Resmi Gazete, ‘’Su Tahsisleri Hakkında Yönetmeliğe’’ göre,
İlkesel olarak;
-Su, kullanım önceliklerine uygun olarak tahsis edilir.
-Su potansiyeli öncelikle havzası içerisinde kullanım önceliklerine göre değerlendirilir.
-Tahsis izni verilen miktardan daha fazla ve amacın dışında su kullanılamaz, üçüncü şahıslara devredilemez, kiralanamaz ve satılamaz.
-Su kaynağındaki su hakları ve mevcut ve mutasavver projeler ile memba ve mansabındaki su kullanımları dikkate alınarak, talep edilen noktada suyun yeterli olması durumunda, su kullanım önceliklerine göre bir veya birden çok amaç için su kullanımına izin verilebilir.
-Su tahsisi, emniyetli su miktarını aşmayacak şekilde düzenlenir.
-Yıllara göre artış gösteren tahsis taleplerinde tahsisler yıllık ihtiyaçlara göre düzenlenir.
-Su kaynağındaki su hakları ve mevcut ve mutasavver projeler ile memba ve mansabındaki su kullanımları dikkate alınarak, talep edilen noktada suyun yeterli olması durumunda, yıl içerisinde belirlenen sürelerde geçici su tahsisi yapılabilir.
-Sulak alanların ve su ürünleri yetiştiriciliği alanlarının korunması esastır.
-Tahsis edilen sular, kullanımdan sonra kullanıcı tarafından alıcı ortam koşulları bakımından ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak deşarj edilir.
Suyun kullanımında öncelik sırası şu şekildedir:
Suyun miktarı, kalitesi, havzanın özelliği, zorunlu ihtiyaçlar ve şartlar başka türlü bir çözüm yolu gerektirmedikçe, su kaynaklarının kullanım amaçlarında aşağıdaki öncelik sırası uygulanır:
-İçme ve kullanma suyu ihtiyacı.
-Çevresel su ihtiyacı.
-Tarımsal sulama ve su ürünleri yetiştiriciliği.
-Enerji üretimi ve sınai su ihtiyaçları.
-Ticari, turizm, rekreasyon, madencilik, taşıma, ulaşım ile sair su ihtiyaçları.
-Su kaynağının yeterli olması halinde, havza planları çerçevesinde kaynağın birden fazla amaçla kullanımına öncelik sırası gözetilerek izin verilebilir.
Nasıl ki 2012 yılında Anamur Çayı üzerinde yapılan Alaköprü Barajı’nda biriktirilen suların dev borular vasıtasıyla KKTC’ye taşınması sağlanmışsa, gerekli fizibilite etütleri yapıldıktan sonra eğer uygunsa, suyun bir insan hakkı gereği olarak, Dalaman Çayı’ndan da bölgenin ihtiyacından fazlası olanı öncelikli olarak, Bodrum, Marmaris, Datça, Menteşe, Ula’ya pek tabi ki tahsisi yapılabilir.
14.6.2025-Dr. Eşref Atabey
KAYNAKLAR
[1] https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2025/06/20250604-3.pdf [2] https://anterhaber.com/cumhurbaskani-erdogan-onayladi-muglanin-suyu-aydina-verilecek-muglanin-suyunun-aydin-iline-tahsisi-ortaligi-karistirdi?fbclid=Iw [3] Eşref Atabey. 2023. Barajların Çevreye Olumsuz Etkileri. https://www.temizmekan.com/barajlarin-cevreye-olumsuz-etkileri/ [4] Eşref Atabey. 2013. Muğla ili Tıbbi Jeolojik Unsurları ve Halk Sağlığı. Muğla Belediyesi Kültür yayınları-13. [5] Eşref Atabey. 2025. Bodrum’da su kıtlığı ve önlemler. https://www.bodrumguncelhaber.com/bodrumda-su-kitligi-ve-onlemler/amp/ [6]Eşref Atabey. 2021. Bodrum su ihtiyacı, su temini ve su krizi nedenleri.https://www.bodrumguncelhaber.com/bodrum-su-ihtiyaci-su-temini-ve-su-krizi-nedenleri/ [7]Atabey, E. 2019. Muğla ili su potansiyeli ve su krizi (https://www.bodrumguncelhaber.com/mugla-ili-su-potansiyeli-ve-su-krizi/). [8]Atabey, E. 2019. Bodrum ve Çeşme’de su krizi: Bodrum ve Çeşme’ye su temini için deniz suyunun arıtılması kaçınılmaz (https://www.bodrumguncelhaber.com/bodrum-ve-cesmeye-su-temini-icin-deniz-suyunun-aritilmasi-kacinilmaz/). [9]Atabey, E. 2018. Muğla ili su kaynakları-potansiyeli-kalitesi ve alınacak önlemler (https://www.bodrumguncelhaber.com/mugla-ili-su-kaynaklari-potansiyeli-kalitesi-ve-alinacak-onlemler/). [10]Atabey, E. 2020. Muğla ili su sorunu.https://www.bodrumguncelhaber.com/mugla-ili-su-sorunu/ [11]https://www.aydinhedef.com.tr/dr-atabey-aydindaki-cilgin-projeyielestirdi#google_vignette [12]https://supolitikalaridernegi.org/2017/05/25/su-tahsislerinde-mevcut-mevzuat/ [13] Kibaroglu,A., Sağsen,İ., Kaplan,Ö., Sümer,V. 2006 Türkiye’ nin Su Kaynakları Politikasına Kapsamlı Bir Bakış: Avrupa Birliği Su Çerçeve Direktifi ve İspanya Örneği,TMMOB Su Politikaları Kongresi Bildiriler Kitabı, Cilt 1, Ankara, s.184-194 [14] Aynur Aydın Coşkun. 2010. AB Su Çerçeve Direktifi Açısından Türk Hukukunda Nehir Havza Yönetim Planlaması. Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi Seri: A, Sayı: 1, Yıl: 2010, ISSN: 1302-7085, Sayfa: 43-55 [15]https://www.tarimorman.gov.tr/SYGM/Belgeler/KURAKLIK%20Y%C3%96NET%C4%B0M%20PLANLARI [16] Aytekin Erten, Alper Gürbüz, 2018. Dalaman Çayı Drenaj Havzasının Morfometrik İndisler Kullanarak Hidrolojik Özelliklerinin Belirlenmesi. http://uzalcbs.org/wp-content/uploads/bildiriler/2018/2018_6190.pdf [17]https://www.bodrumguncelhaber.com/dalaman-cayi-can-cekisiyor/?amp=1 [18].Ülküm, 2017. [19]Bakış, R. 2010. Bodrum Yarımadası’nda turizmin su kaynakları üzerindeki etkisi ve içme-kullanma suyu problemi.10 Aralık 2019 tarih ve 30974 sayılı Resmi Gazete. Su Tahsisleri Hakkında Yönetmelik.
Eşref Atabey ve Ali Demirsoy. 2024.Küresel İklim Değişikliği ve Kitlesel Yok Oluşlar. 403s.