SARI İNEĞİ VERMEYECEKTİK!… ALİ DİZDAR’IN YAZISI
Aklı almayanlara hatırlatmak isterim BODRUM koylarıyla ve deniziyle ünlü bir tatil kasabasıdır. Korunması gereken 1. Öncelikli denizi ve koylarıdır.
- ADA BÜKÜ
- KUYUCAK
- PİNA
- GÜVERCİNLİK
- SIRALIK (KÖHNE)
- ZEYTİNLİ BURUN (ZEYTİNLİ KAHVE)
- USULUK
- TORBA
- DEMİR
- KIZILBURUN
- GÖKBURUN (HATTAT KOYU)
- ILICA BÜKÜ (CENNET KOY)
- DERİN
- SAPLI
- GÖLKÖY
- TÜRKBÜKÜ
- KESİRE
- HEBİL
- HEKİMKÖY
- KÜÇÜKBÜK
- GÜNDOĞAN
- TİLKİCİK (Yalıkavak)
- PAŞA LİMANI (Yalıkavak)
- KÜÇÜK BURUN (Yalıkavak)
- BAHÇE /Zuma (Yalıkavak)
- YALIKAVAK
- GERİŞALTI
- KOYUNBABA
- GÜMÜŞLÜK
- KADIKALESİ
- METEOROLOJİ
- AKYARLAR
- KARAİNCİR
- ASBAT
- BAĞLA
- KARGI
- AKTUR
- BİTEZ
- ADABOĞAZI (Akvaryum)
- GÜMBET
- BÜYÜK HAREMTEN
- KÜÇÜK HAREMTEN
- BARDAKÇI
- PAŞATARLASI
- AKÇABÜK
- TAVŞAN BURNU BATI KOYU
- TAVŞAN BURNU DOĞU KOYU
- KIZILBURUN
- GERENKUYU
- SARPA
- PABUÇ BURNU
- KARGICIK
- SALİH ADASI
- İKİZ ADALAR
- BÜYÜK TAVŞAN ADASI (APOSTOL)
- KÜÇÜK KİREMİT
- BÜYÜK KİREMİT
- ÇAVUŞ ADASI
- ÇATAL ADALAR
- ÇELEBİ ADASI
- KARAADA
- ORAK ADASI
Yukarıda saydıklarım Bodrum Yarımadası’nın etrafındaki koylar. Gerek günlük gerekse Mavi Yolculukta kullandığımız koylar idi, ada üzerindekiler ile birlikte toplamı irili ufaklı 70’i bulur. Turizme başlamadan önce hepsi bakirdi. Şimdi sadece adalar üzerinde günlük turların kullanabildiği sıkış tepiş sığışmaya uğraştığımız düşük kapasitesi olan birkaç bakir koy kaldı.
Acı ancak gerçek yarımada üzerindeki 50 koyu yediler 2 koy kaldı. Birkaçının son halini görün istedim.
Gerim gerim gerinerek iftiharla söylediğimiz devasa boyutlara ulaşan ahşap tekne imalatımız ve bu imalatımızı kat kat aşan sayıda marinalarımızda konuşlanmış motoryat ve yelkenliler ve ziyaretçi tekne trafiğimize rağmen henüz yapılaşmayan kuzey yakada sadece 1 ve güney yakada sadece 1 koyumuz kaldı. Kuzey yakada kalan tek koy sezonda yer bulmanın imkânsız olduğu teknelerin marina düzeninde konuşlandığı CENNET koy, güney yakada da her gün 200 teknenin ziyaret ettiği ADA BOĞAZI, AKVARYUM da dediğiniz koylarımız kaldı. Güney yakada Adaboğazı’na bir kalkan oluşturduk ancak kuzey yakada Cennet Koya bir kalkan uyduramadık vesselam. Tırtıklaya tırtıklaya götürüyorlar.
Söylenecek o kadar çok şey var ki çoğunu da geçmiş zamanlarda söylemişimdir. Artık tek söyleyeceğim söz “SARI İNEĞİ VERMEYECEKTİK” olacak. Çoğu kimse bu hikâyeyi bilir bilmeyenler de Google amcaya yazınca çıkıyor zaten.
Bıçak kemiğe dayanana kadar neden sabrettik ki? Fıtratımızda mı var?
Haramilere verecek bir şeyimiz kalmadı. Ne istedilerse verdik de inat demi! Bu iki koyu VERMECEZZZZZZZZZZ…..
KİSSEBÜKÜ nü yazmadım o artık Mavi Yolculuk koylarımızın birinci sırasını teşkil ediyor. Uzun yılların mücadelesi sonucunda mahkemeyi de kazandık, kazanılmış dava var anayasa kararı var adam hala hukuku yok sayarak amacını gerçekleştirmenin peşinde.
Ancak VERMECEZZZZZZZZZZ…..
Manşet fotoğrafım önceki “CENNET KOY YAPILAŞMASIN” eylemindendir. Hafızanızı tazelemek isterim, öncesinde insanlar bağdaş kurup oturmuyorlardı, biraz fazlaca destek verseydiniz bu gün bu hallere düşmezdik.
Örgütlü toplum olmamız gerek, örgütlü topluma katılmak gerek, birlik olmak gerek.
Son söz bu, saygılar. Ali Dizdar